Ana Sayfa Haberler DEVRİMCİ KÖYLÜ ÖNDERİ MEHMET GÜNAY’I KAYBETTİK

DEVRİMCİ KÖYLÜ ÖNDERİ MEHMET GÜNAY’I KAYBETTİK

1632

‘‘16 Haziran 1942 yılında Söke’nin Avşar Köyü’nde doğdum. İlkokul mezunuyum ve 2 çocuğum var. Devrimci düşünceyle tanışmam şöyle oldu. Bir tanesi sistemin içindeki adaletsizlik, haksızlık. Önce bağnazlığa tepki gösterdim. İlkokul 1. sınıfta okurken öğretmen bizi bahçeye çıkarttı ve deprem dersi vereceğim dedi. Öğretmen ‘Deprem nasıl olur?’ diye sorunca ben hemen parmak kaldırdım; öğretmenin gözüne parmağımı sokacak kadar hevesliyim. Başladım anlatmaya, dünya sarı öküzün boynuzlarında döner falan filan… Öğretmen dinledi dinledi bir gülmeye başladı, bahçedeki 50 arkadaşım da bana gülmeye başladı. Oysaki onlar da benimle aynı şeyi biliyor. O mahçup oluşumla birlikte her şeyi madden düşünmeye, bilimsel olarak öğrenmeye söz verdim. Adaletsizlik konusu da başka tabii. Ağalardan biri Bafa Gölü’nün bir kısmını kiralamış. İnsanlar gölde balık tutuyor, ağanın adamları köylüyü vuruyor. Köylü kolunu bacağını kaybediyor, herkes girmiş birbirine. Gözaltına gidiyoruz, serbest kalıyoruz; öyle bir heyecan ki, gel de devrimci olma. Köyümde bir öğretmen de YÖN dergisine aboneydi. Dergiyi okuyarak kendimizi çok geliştirmiş, Nazım Hikmet’i öğrenmiştik. Hiçbir şey bilmiyordum ki. Daha sonra Cafer Topçu ile tanıştım. Cafer’den çok etkilendim. Kısa zamanda tüm köy işlerini hızlıca yapıyordu. Cafer halkı örgütleme konusunda bana çok şey anlattı. O daha sonra Filistin’e gitti, Bora Gözenlerle birlikte şehit oldu… Cafer Topçu, Daşar Karadağ, Ercan Enç bizi devrimci yapan isimlerdi.’’

MG

Kendi ağzından böyle anlatıyor devrimci oluşunu Mehmet Günay. 12 Mart döneminde Mamak Cezaevi’nde Dış B koğuşunda Uğur Mumcu’nun koğuş arkadaşıydı. Hapishaneden çıktıktan sonra köyüne muhtar oldu ve 12 Eylül’de muhtarken tutuklandı.

 

Söke’de İşçi Partisi’ni kurdu ve yetinmeyip Aydın İl Başkanı oldu. Partisinin il kongresini yapmak için tuttuğu kahvenin sahibi vazgeçtiğinde kongreyi koyun damında yapmıştı. Mehmet Günay’ın sözüdür: ‘‘Devrimciler ayakta ölür.’’ Bu sözüne sadık kalmak için yakalandığı amansız hastalıkla sonuna kadar mücadele etti. Aydın’da ayak basmadığı köy yok denilebilir.

 

Bir köylü aydınıdır Mehmet Günay. Söke’de ‘Pamuk Çiçeği’ isimli gazete çıkarıp onlarca başyazı yazmıştır. Pamuk tohumu araştırmalarını haberleştirmiş, yerli tohum mücadelesi vermiştir. Bir devrimci için öğrenme konusunda da önemli bir örnektir. Daktilodan bilgisayar ve akıllı telefon kullanmaya kadar bütün teknolojik yenilikleri kullanmıştır. Mehmet Günay aynı zamanda iyi bir dosttur. Gencinden yaşlısına herkesin sorunlarını bilir ve devrimci çözümler üretirdi.

Mehmet Günay’ı efe selamıyla uğurluyoruz…

 

oncugenclik.org.tr, 17.1.2017