Dilek Çınar, Öncü Gençlik GYK Üyesi ve Eskişehir İl Başkanı
‘Türkiye’nin girişimleriyle hazırlanan ve Trump’ın Kudüs kararını eleştiren tasarı, BM Genel Kurulunda yapılan oylamayla kabul edildi. Kudüs'ün statüsünün müzakerelerle belirlenmesi çağrısı yapılan tasarıya 128 ülke kabul oyu verirken, 9 ülke ret, 35 ülke ise çekimser oy kullandı.’ Birleşmiş Milletler Genel Kurul kararını okurken kulaklarımda Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’in 14 Ekim 2017 tarihinde Eskişehir’de yaptığı konuşma yankılandı. Yeni bir dünyanın kurulduğunu anlatmış yaklaşık beş gün sonra da Aydınlık Gazetesi Rota köşesinde ‘Yeni Bir Dünya Kuruluyor’ başlıklı yazısını kaleme almıştı.
‘’Türkiye’nin Yeni Dünyadaki yerini alması, büyük karardır köklü çözümdür. Yaşadığımız süreç bir devrim sürecidir. (…) Vatan Savaşımızı, tıpkı Birinci İstiklal Savaşımız gibi Batı emperyalizmine karşı veriyoruz. Artık İkinci İstiklal Savaşımızın zaferler dönemine girdik. Bunun adı devrimdir. (…) Eskiyen dünyada kulduk, Yeni Dünyada kul yok, hepimiz beyiz.’’ Bugün zaferler döneminin en önemli zaferlerinden biri ile karşı karşıyayız. Bütün mazlum milletler, gelişen ülkeler, yedi kıta, Amerika’nın ve İsrail’in karşısına dikildi ve ezici gücünü gösterdi. Birleşmiş Milletler Kararının tek bir anlamı vardır. ‘Amerika Yenilmiştir.’
Müjdeler, müjdeler olsun. Yeni bir dünya doğuyor!
Büyük şair Enver Gökçe yıllar önce yeni bir dünyanın kurulduğu müjdesini vermişti. Bugün artık yeni bir dünya kurulduğu tüm çıplaklığı ile önümüzdedir. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte, Amerika Birleşik Devletleri kendisini dünyanın efendisi ilan etmişti. Ama uzun sürmedi. Önce Afganistan sonra Irak ve bugün de Suriye’de yenildi. Sadece Batı Asya’da değil Avrupa’da da etki gücünü yitirmeye başladı. İngiltere’de referandum yapıldı, halkın %52’sinin tercihi: Avrupa Birliği’nden çıkmak oldu. Küreselleşme ve neoliberalizm kendi merkezlerinden birinde büyük darbe yedi. 1945’lerde başlayan Türkiye’yi ‘Küçük Amerika’ yapma süreci tarihe karışıyor. Büyük Ortadoğu Projesi iflas etti, bölge ülkelerini birbirine düşman etme hayalleri suya düştü. Sözde Kürdistan adı altında İkinci İsrail planları yerle bir oldu, Irak Ordusu Kerkük ve Sincar’a girdiğinde ABD piyonları tek kurşun atamadan kaçtılar. “Barzanistan” referandumu ile sözde kürdistan girişimi boşa çıktı,İran, Irak ve Türkiye’yi birleştirdi. Türk ordusu ve Irak ordusu ortak tatbikat düzenledi. Suriye’nin kuzeyinde oluşturulmak istenen İsrail Koridoru Fırat Kalkanı ile yarıldı. ABD’nin tırlarla gönderdiği rağmen başarılı olamayan piyonların o silahları bırakıp arkalarına bile bakmadan kaçtıklarını önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Türkiye’de 2014 Mart’ında Silivri duvarlarının yıkılmasıyla başlayan süreç; Gladyo’nun ülkemizdeki adı olan ordu içerisine, devlet içerisine yerleşmiş FETÖ’nün temizlenmesi ve terör örgütü PKK’nın hendeklere gömülmesi ile devam etmiştir. Yarattığı taşeron örgütlerle terör ihraç eden ABD, dünyanın efendisi olma hayali kurarken, bölge ülkelerinin ve Türkiye’nin vatanseverleri ile karşı karşıya geldi. Vatan Partisinin komşularda birlik politikası, terörle mücadele ilkesi bugün hayata geçmektedir.
Alametlerin tümü iyiye işaret. Yeni bir dünya kuruluyor tezi doğrulanıyor. ABD emperyalizminin başını çektiği Atlantik sistemi çökerken, güneş doğudan doğuyor Avrasya’da paylaşımcı bir dünya kuruluyor.
Kudüs Bombası Elinde Patladı
Emperyalizm yeniliyor ancak elbette karakterinden bir anda vazgeçmiyor ve kozlarını ortaya koymaya devam ediyor. Bu ‘Amerika yenilmez her zaman bir yolunu bulur hizaya getirir’ anlamına gelmesin. Sinsi sinsi kışkırtmalarını sürdürür. Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan etme haydutluğu da sinsi bir kışkırtmadır. Amerikan emperyalizmi ve İsrail siyonizmi yeni mevziler edinmek için önce İkinci İsrail için bir referandum tezgahladı, hezimetle sonuçlandı. Sonra da bölgede yenilgiyi gizlemek için yeni bir bomba atma girişiminde bulundu ancak bu bomba elinde patladı. ABD Başkanı Trump’un Kudüs açıklamasının ardından başta Filistin, Türkiye, İran, Rusya, Çin, Suriye olmak üzere tüm dünyadan tepkiler yağdı. Filistin karara karşı ‘’ABD destekli Siyonist politikaya yeni intifadanın ateşini yakmadan karşı koyamayız’’ diyerek ayaklanma çağrısında bulundu. Eylemlerin İsrail askerleri tarafından vahşice bastırılmaya çalışıldığı kamuoyunda geniş yer buldu. 29 yaşında down sendromlu Muhammed, 15 yaşındaki elleri ve gözleri bağlı yaklaşık 15 asker tarafından gözaltına alınan Cuneydi, İsrail polisinin Filistinli bir genci boğarak öldürdüğü görüntüler. İşte bu görüntüler kanla beslenen Amerikan emperyalizmi ve İsrail siyonizminin yaratmak istediği dünyanın yansımalarıdır. İslâm İşbirliği Teşkilatı İstanbul’da yaptığı toplantıda kararı reddedmek suretiyle Amerika ve İsrail’e adeta meydan okudu. Türkiye’nin girişimiyle Birleşmiş Milletlere sunulan tasarı ABD’nin mayfa yöntemleriyle tehditlerine rağmen ezici çoğunlukla kabul edildi. ABD ve İsrail bir avuç devletçikle başbaşa kaldı. Dünya basınında Amerika’nın Kudüs açıklamasının yok hükmünde olduğu ilan edildi. Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya, İspanya, Belçika, Hollanda gibi tüm ülkelerde ‘’ Trump’ın tehditleri işe yaramadı: BM'nin büyük kısmı onun Kudüs kararını reddetti’’ "Trump, Kudüs’ü başkent olarak tanıma kararını geri çekmek zorunda" manşetleri atıldı. Oylamadan sonra ‘’ oylama sonucunu kabul etmeyeceğiz’’ diyen İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun açıklaması ise ‘’absürt" olarak
nitelendirildi. Dünya önünde kaybeden ABD emperyalizmi ve İsrail siyonizmine karşı, Filistin’le dayanışma içinde olan Türkiye’de ise oylama sonucunu zafer olarak görüyoruz. Emperyalizme atılan bu tokat emperyalizmin bölgemizden defedilmesi ve dünyada boğulması ile taçlandırılacaktır. Mustafa Kemal’in “Mazlum milletler zalimleri mahv ve nâbut edecektir.” diye işaret ettiği gün bugündür.
KAYBETTİLER VE KAYBEDECEKLER
ABD geçtiğimiz günlerde ulusal güvenlik stratejisini açıkladı. Dünyada tek güç kalmanın rehaveti ile inişe geçildiği kabul ediliyor. BOP'un mimarları, Irak ve Suriye'deki uygulayıcıları dahi bu iflası dile getiriyorlar. Evet Amerikan emperyalizmi ve İsrail siyonizminin çürümüş köhne düzenleri çöküyor. Bilimde, sanatta, sporda, edebiyatta, sinemada,ekonomide, siyasette Asya’nın paylaşımcı ve barışcıl dünyası öne çıkıyor. Suriye’de, Irak’ın kuzeyinde kurulan birlik tüm dünyayı sarıyor sarmalıyor. Yeni dünya, tıpkı dün olduğu gibi, emperyalizmin en sağlam mevzilerinde, en saldırgan siperlerinde kuruluyor. Medeniyetin ekseni doğduğu topraklara kayıyor. Bu bilinçle kendimize güveniyoruz ve herkesi bu yeni dünyayı birlikte kurmaya davet
ediyoruz. Goethe’nin 200 yıl önce Avrupa’dan yaptığı çağrıyı yineliyoruz:
“(…)batı alevler içinde…
Taçlar parçalanıyor, tahtlar yıkılıyor.
Kaç erenlerin havasını solumak için
Doğu’ya, tan yerine git…”
oncugenclik.org.tr , 25.12.2017