Ana Sayfa Haberler Silahlı hesaplaşma tek cephede kalmaz

Silahlı hesaplaşma tek cephede kalmaz

327

Genel Başkanımız Dr. Doğu Perinçek, TÜYAP Kitap Fuarı’nda “Doğu Akdeniz’de Savaş Senaryoları” hakkında bir konferans verdi. “Duvarda asılı duran silahın mutlaka patlayacağını” belirten Perinçek, ABD’nin Türkiye içinde hâlâ iktidar hesapları yaptığı uyarısında bulundu.

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek TÜYAP Kitap Fuarı’nda katıldığı imza gününün ardından Büyükada Konferans Salonu’nda “Doğu Akdeniz’de Savaş Senaryoları” konulu konferans verdi. Konferansa ilgi yüksekti, izleyici kitlesinin çoğunluğunun gençlerden oluşması dikkat çekti.

Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek, konuşmasında Ege’den Türkiye’ye yönelen tehdidi anlattı: “ABD Ege kıyılarında, Türkiye’ye bakan Yunanistan sahillerinde üsler kuruyor, buraya yığınaklar yapıyor. Askeri hava saldırıları için filolar yerleştiriliyor. Ayrıca kara savaşı için de tank birlikleri yerleştiriliyor. Bunlar açık bilgiler. Gizlisi saklısı olamaz. Bu kadar savaş aracı yığdığına göre, orada bir şeyler kopacak. Çehov’un sözüdür; Duvarda asılı bir silah varsa en sonunda o silah patlar.”

‘TÜRKİYE ATLANTİK SİSTEMİNDEN KOPUYOR’

Doğu Perinçek, ABD’nin neden Ege’ye yığınak yaptığı sorusunu şöyle yanıtladı: “Bu tabi yaşadığımız süreçle ilgili… Türkiye 2015 yılından bu yana Atlantik sisteminden kopuyor ve Asya’ya yerleşiyor. Bu coğrafi bir yerleşim değil. Asya sadece bir coğrafi kıta değil. Asya, bugün dünyada yeniden yükselen bir uygarlık, mazlum ülkelerin kıtası, aynı zamanda insanlık adına siyasi bir çözüm. Asya bugün Atlantik sistemine kafa tutan ve dünya devriminin kapısını açan kıta. Türkiye NATO’ya bağımlı bir ülke, 1980’den sonra Turgut Özal politikalarıyla bu bağlantılar daha da yükselmiş. Fakat şimdi ne görüyoruz? 2015’ten bu yana Türkiye, Atlantik zincirlerini kırıyor. Atlantik’e kafa tutmaya başlıyor. Özellikle güvenlik ve dış politikada Asya ile mevzilenmeye başlıyor.

“Türkiye, dünya dengelerini değiştirecek bir ülke. Tarihsel birikimi var, İmparatorluklar birikimi, Namık Kemallerden, Mustafa Kemallerden gelen devrimci bir birikimi var. Böyle bir ülkenin kamp değiştirmesi, Atlantik sisteminden ayrılması ve Asya’ya yerleşmesi tüm dünyayı etkiliyor.

ABD son zamanlarda yenilgi üstüne yenilgi alıyor. Bunu Afganistan’da gördük, Kazakistan’da gördük, Latin Amerika seçimlerinde gördük. Batı Avrupa’da da ABD’den uzaklaşma meyili var.  Özet olarak ABD’nin sürekli kaybettiği bir süreçte, Türkiye de kamp değiştiriyor. İşte Ege kıyılarına yapılan bu yığınak bu sürece bir cevap.

‘TÜRKİYE TÜM CEPHELERDE ABD İLE KARŞI KARŞIYA’

“Türkiye şu an sadece Ege cephesinde değil, Doğu Akdeniz cephesinde değil, Batı Asya’da da fiilen silahlı bir mücadele içinde. Irak ve Suriye’nin kuzeyinde… Bir de iç cephe var. İç cephede de PKK’ya karşı, FETÖ’ye karşı bir mücadele var. PKK ve FETÖ tasfiye ediliyor, eziliyor.  Ama iç cephede ABD’nin hâlâ gücü var. Altılı masa adı altında görüyoruz. ABD’nin gücüyle iktidar hesapları yapanları görüyoruz. Türkiye tüm cephelerde ABD ile karşı karşıya. Dolayısıyla Doğu Akdeniz’de veya Suriye ve Irak’ın kuzeyinde alevlenecek silahlı bir hesaplaşma tek bir cephede kalmayacaktır.”

‘TÜRK-YUNAN SAVAŞI OLMAZ’

Türk basınında Türk-Yunan savaşının konuşulduğunu hatırlatan Perinçek şöyle devam etti: “Hatta kasım ayında Yunanistan’ın saldıracağı söyleniyor. Çok açık söylüyorum bir Türk-Yunan savaşı olmaz. Neden olmaz? Çünkü Türkiye ve Yunanistan arasında bir denge durumu yok. Üstün olan taraf tartışmasız Türkiye. Dolayısıyla Yunanistan kaybedeceği bir savaşa girmez. Ama şu ihtimal var; Türk Amerikan savaşı. Yunanistan da  bu savaşta ABD’nin yanında yer alacak. ABD’nin ileri sürdüğü bir güç olabilir. Ama bu savaş bir Türk-Yunan savaşı olmaz, Türk-ABD savaşı olur.”

‘ABD YUNANİSTAN’I ORTADA BIRAKMAZ’

Perinçek, ABD’nin Yunanistan’ı savaşa sürüp ortada bırakacağı yorumlarının da gerçekçi olmadığını söyledi ve “Yunanistan’ın savaşı kaybetmesi demek ABD’nin savaşı kaybetmesi demektir.” ifadelerini kullandı.

Konferansta boş koltuk kalmadı, ayakta izleyenlerin sayısı da epey fazlaydı. Soru yanıt etkinliğine katılan gençlerin
Doğu Perinçek’in sözlerini dikkatle dinleyerek not aldığı görüldü.

SAVAŞ NEREDE BAŞLAR?

Olası bir savaşın her yerden başlayabileceğini belirten Perinçek “Havada da, denizde de, it dalaşı sonunda da başlayabilir. Ama o başlayan savaş hızla tüm cephelere yayılır. Trakya cephesine de yayılır. Hava ve denizde başlayan bir savaşın kara cephesine de yayılacağı çok açık görülmektedir.” diye konuştu.

SAVAŞTA YUNANİSTAN’IN AMACI

Savaşta Yunanistan’ın birinci hedefinin Türkiye’yi dize getirmek olacağını vurgulayan Perinçek “Kıbrıs’tan Türkiye’yi atmak… Ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ortadan kaldırmak… Ege’de de bütün iddialarını gerçekleştirmek. Ege’de kara sularını 12 mile çıkarmak. Türkiye’yi fiilen yok etmek. ABD’nin hedefi ise Türkiye’yi tekrar kontrol altına almak ve Ankara’da kendine bağlı güçleri hükümet yapmak.” dedi.

Türkiye’nin savunma konumunda olduğunu söyleyen Perinçek “Kendine karşı yönelen ABD tehdidini göğüslemek etkisiz hale getirmektir. Türkiye’nin hedefi Atatürk Devrimini, Türkiye’nin Milli Demokratik Devrimini Asya’da tamamlamaktır.” şeklinde konuştu.

‘HAPİSHANELERDE NATO GENERALLERİ VAR’

Bir izleyici Perinçek’e hapislerde vatansever generallerin yattığını öne sürerek görüşlerini sordu. Perinçek şöyle yanıtladı: “Bugün Türkiye hapishanelerinde Amerika ve NATO generalleri yatıyor. Bugün Türkiye hapishanelerinde yatan vatansever general yok. Türkiye hapishanelerinde iki güç yatıyor birisi PKK ikincisi de FETÖ. Bu ikisinin de ABD güdümünde olduklarını biliyoruz.”

‘NATO TÜRKİYE’NİN DÜŞMANI’

Perinçek, ‘NATO’nun bu savaşı önleyeceği, iki NATO ülkesini savaştırmayacağı’ görüşünün gerçekçi olmadığını çünkü NATO’nun doğrudan Türkiye’nin düşmanı olduğunu vurguladı. “NATO tüm gücüyle Türkiye’nin ezilmesi için tüm gücünü ortaya koyacaktır.” diyen Perinçek sürdürdü: “Çünkü şu an ABD dışında bir NATO yok. Bugün bütün namlular Türkiye’ye dönükse, ABD, İsrail ve Yunanistan ile birlikte Türkiye’ye karşı tatbikatlar yapıyorsa, NATO Türkiye’nin doğrudan düşmanıdır demektir.”