Ana Sayfa Yazılar ÖZGÜR BURSALI YAZDI: PARİS VE DİĞERLERİ

ÖZGÜR BURSALI YAZDI: PARİS VE DİĞERLERİ

1200

Özgür Bursalı, Öncü Gençlik Genel Başkanı

Fransa’da yaşanan terör saldırısının acısını yürekten paylaşıyoruz. Devrimlerle Dünyanın ufkunu açmış bir coğrafyanın, yüzyıllar sonra bugün kana bulanmasını da insanlık açısından da acı bir tecrübe olarak kayda geçiyoruz. Emperyalizm, insanlık adına acı tecrübeler bırakmaya devam ediyor. Paris’te yaşanan saldırıyla Dünya’nın yerinden oynadığını, sarsıldığı, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyleyenler var. Saldırının nedenlerine gelmeden önce bu önermelere bir çift lafımız var…

Paris ve Şam ve Beyrut ve Gazze ve Bağdat ve…

Batı Avrupa’nın merkezi olarak tabir edilen, belki de dünyada milyonlarca insanın gezmek görmek üzerine hayaller kurduğu, modanın ve lüksün merkezi, tozpembe bir “ışıklar şehri, hatta “aşıklar şehri” Paris dün gece kana bulandı. Halbuki aşk yalnızca Paris’te yaşanmıyordu, Beyrut’ta, Gazze’de Bağdat’ta da insanlar gönlünce yaşayabiliyordu sevgisini örneğin. Mazlum coğrafyalarda da şiir okunuyor, dans edilebiliyor, “güzel giysiler”, seçilebiliyor, kahkalakar atılabiliyordu. Buraya kadar her şey normal… Fakat Paris’in “diğerlerinden” bir farkı vardı. Bombalara,  sıcak teröre, katliamlara, orta doğunun mazlum halkları kadar tanıdık değildi. Ağıtlara, acı türkülere, kayıp çocuklara, ölen bebeklere, yakılan evlere, işkencelere yıkılan hayallere ilişkin alışkanlıkları da yoktu… Acının ve kavganın içerisinde insanlığı ve umudu yaşama ve yaşatma yeteneği, Asya milletlerinin en büyük yeteneği. Bir aşk, moda, güzel şehirler veya bir acı mukayesesi yapmıyoruz elbette. Dünya’ya Fransa’dan bakan, büyük beylik laflar edenlere sesleniyoruz. Dün gece Dünya sarsıldı evet. Ancak dünya sarsılmaya dün gece Paris’le başlamadı! Dünya on yıllardır sarsılıyor. Filistin’de Irak’ta, Libya’da, Suriye’de… On yıllardır kana bulanıyor mazlum milletlerin coğrafyası. Saldırganlaşan emperyalizm, faturayı bu sefer dönüyor kendi merkezlerine de kesebiliyor. “İnsanlığını” Avrupa’da yaşatanların, on yıllardır orta doğuda yaşanan acıyı gör(e)meyenlerin, bugün Paris saldırılarıyla travma yaşaması, şaşırtıcı değil…

Kâğıttan Kaplan, Tunçtan Yürek

Yaşanan terör saldırısına gelelim… Paris’te yaşanan terörün bir nedeni ve mesajı var kuşkusuz. Suriye’de ve orta doğuda hezimet yaşan ABD ve piyonları, çaresiz bir geri çekilmenin eşiğinde ve G20 arefesinde bu bombaları patlattı. ABD’nin Rusya-Çin-Suriye bloğuna karşı koalisyon ortaklıklarını sağlamlaştırma ve artırma çabaları, Avrupa ülkelerindeki Suriye’deki savaşın bitmesinden yana beliren tavırlar, göçmen politikaları, ekonomik çarklar, Euro-dolar kapışması, Fransa’nın Almanya ile ABD’nin çelişkileri üzerinden yakınlaşması gibi pek çok değerlendirme ve anlam çıkarılabilir elbette.

Bu olgulardan bağımsız olmamakla birlikte, yaşanan olaya kendi coğrafyamızdan bakalım. 24 Temmuz’dan itibaren TSK’nın ABD’nin kara kuvvetiyle kararlı mücadelesi, Suriye’nin son dönemdeki bölgede kazanımları, Rusya’nın ABD karşıtı bloğa fiziken gövdesini koyması ABD’yi çaresizleştirdi ve elini zayıflattı. Alışılmış bir emperyalizm manevrası olarak tüm bunların üzerine Fransa’nın başkentinde “Fransa’nın 11 Eylül’ü” diye de nitelenebilecek bir saldırı gerçekleşti. 2.Irak işgaline de benzer yöntemlerle zemin hazırlamak amaçlanmıştır. Yaşanan durumu, uzağa gitmeye dahi gerek yok, yakın dönem tarihi aydınlatıyor. Ancak bu kez sonuçları açısından emperyalizmin başarısı ufukta görünmüyor. Bu “kağıttan kaplana” karşı mazlum milletler çok daha güçlü, kararlı ve dayanıklı… Kağıttan kaplana karşı, mazlum milletlerin tunçtan yürekleri zaferler kazanıyor!

Bombalar Yolunu Mu Şaşırdı?

Bombalar Paris’te yolunu şaşırdığı için patlamadı. Eni sonu ABD ve AB emperyalistlerinin beslediği eli kanlı terör örgütleri kaçınılmaz olarak yaratıcılarını da vuracaktı. Emperyalizm, yarattığı canavar bir bumerang gibi dönüyor ve kendi coğrafyasını hedef alabiliyor. Yaşanan durum budur. Dün geceye geri dönecek olursak, yüzlerce açıklama ve liderlerin demeçlerini dinledik. Ancak Suriye Devlet Başkanı Esad’ın yaptığı açıklama en anlamlı ve esaslı olanıydı. Birkaç cümleyle aktaralım Esad’ın mesajını: “Fransa, Suriye’nin beş yıldır yaşadığı terörü, dün akşam yaşadı. Fransa’nın son beş yılda izlediği politika Fransızlara iyi şeyler getirdi mi, cevabı hayır.”

Yazımızı Esad’ın açıklamaları üzerine Bir Çin atasözü ile bitirelim: “Gül verenin elinde gül kokusu kalır.” Aksi takdirde ne olacağını ise insanlık hali hazırda tecrübe etmeye devam ediyor.

Son olarak… Paris’in ve bilcümle kanlı eylemlerin ve tezgahların patronuna da bir sözümü olacak elbet. O kendisini biliyor, biz de ne yapacağımızı: 15 Kasım’da, Antalya’da…

oncugenclik.org.tr