Onur Özcan, Öncü Gençlik Genel Sekreter Yardımcısı
Bütün Türkiye düşmanları telaş içinde. Başta Amerika’nın Ankara’daki adamı olarak bilinen Davutoğlu ve firari FETÖ’cü Ekrem Dumanlı. FETÖ’nün boşluğunu doldurmaya çalışan Furkan Vakfı ve PKK’nın siyasi uzantısı olan HDP. NATO milliyetçisi İyi Parti ve sahte solcular. Babacan ve tayfası. Hepsi CHP şemsiyesi altında Doğu Perinçek ve Vatan Partisi’nin milli politikalarının uygulanmasına karşı birleşti. (Onları ABD birleştirdi.) Dört koldan yapılan bu saldırılar Vatan Partisi’nin “üreticilerin milli hükümeti” stratejisinin başarıya yürüdüğünü gösteriyor.
Davutoğlu’nun Amerikancı Çabaları ve İstekleri
21 Mayıs 2020 tarihinde Ahmet Davutoğlu’nun Akit TV’de katıldığı program bunun son örneği oldu. Amerika’nın Ankara da ki adamı her fırsatta Doğu Perinçek ve Vatan Partisi’ne iftira atıyor. Davutoğlu, “Sayın Cumhurbaşkanı acaba şöyle dese: keşke bir dinleseydik arkadaşları… Doğu Perinçek’i dinlediğimiz kadar” diyerek Vatan Partisi’nin terörle mücadele politikalarının uygulanmasından duyduğu rahatsızlığı dile getiriyor. “Vatan Partisi Türkiye’yi yönetiyor” gibi söylemlere başvurarak Ak Parti’yi Vatan Partisi’ne karşı kışkırtmaya çalışıyor. Aynı şekilde MHP ve sayın başkanı Devlet Bahçeli hakkında benzer iftiralara başvurarak Türkiye Cephesini bölmeye çalışıyor.
Davutoğlu’nun sayın Cumhurbaşkanı tarafından dinlenmesi istediği görüşleri ise şunlardır: Türkiye, ABD’nin bir eyaleti olsun. Ülkemiz, ABD’nin sözde Kürdistan planlarına teslim olsun. Yeniden PKK açılımı olsun. Yeniden Ermeni Soykırımı yalanları kabul edilsin. Davutoğlu hükümeti zamanında Türkiye’ye yapılan ihanet sürsün. Sayın Cumhurbaşkanı bu görüşlerin nesini dinleyecektir?
15 Temmuz İhaneti ve Davutoğlu Çizgisi
Davutoğlu
28 Şubat tartışmaları açarak, Vatan Partisi’ni darbecilikle suçluyor. Aslında
bunu yaparak FETÖ’yü koruyor. Darbecilik geçmişte değil, bugünkü saflaşmada
aranmalıdır. Bugünün darbecilerinin görevi Vatan Savaşını ve Türkiye cephesini
bölmektir. FETÖ’cüler bu nedenle Doğu Perinçek’e saldırmakta ve Davutoğlu’nu
alkışlamaktadır. Davutoğlu’nun kurduğu Parti FETÖ’cüleri aklamak için
propaganda videoları çekmektedir. Vatan Partisi’nin tarihi Amerikancı
darbelerle mücadele tarihidir. Amerika’nın en kıymetli oğlu, darbecilik
arıyorsa aynaya bakmalıdır. 15 Temmuz ihanetinin Davutoğlu çizgisini yeniden
iktidara getirmek için yapıldığı unutulmamalıdır.
Davutoğlu’nun Suçları
Davutoğlu, bahsi geçen programda kendisini şöyle tanıtıyor. “Karşınızda oturan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni iki yıl yönetmiş başbakan. Terörle mücadeleyi yönetmiş başbakan, FETÖ’yle mücadeleyi yönetmiş başbakan, dünyada bu ülkenin onurunu korumuş başbakan.” Davutoğlu hem kendisini hem de milletimizi kandırıyor. Türk milleti onu çok iyi tanıyor. Fetöcülerin devletimiz içinde yuvalandığı dönemde önce danışman, 2009 yılından sonra Dışişleri Bakanı, 2014 yılından sonra da Başbakan olarak görev yapan Ahmet Davutoğlu’nun o dönem yapılan bütün yanlışların altında imzası vardır. Kendisinin hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi FETÖ ve PKK’ya karşı mücadele eden Doğu Perinçek’e saldırması bir utanç kaynağıdır. Davutoğlu’nun kendini öve öve bitiremediği faaliyetlerinin bazıları şunlardır:
Davutoğlu, Kaddafi’nin devrilmesi için Libya’daki isyancılara 300 milyon dolar veren Dışişleri Bakanıdır. Suriye’yi bölmek için “Müslüman kardeşler” örgütüne alan açan, Türkiye’yi Suriye Devleti’nin üzerine süren ABD görevlisidir. Sınırlarımızı teröristlere açmıştır, PYD’nin (PKK’nın Suriye kolu) lideri Salih Müslüm’ün Türkiye’ye getirilerek devlet olanakları ile ağırlanmasını sağlayan kişidir. Rus uçağının düşürülme olayında “Emri ben verdim” diyerek Türkiye’nin müttefikleriyle arasının açılmasından sorumludur. Bu olaydan sonra aynı mantıkla Ankara’nın göbeğinde Rus Büyükelçisi Karlov’un öldürülmesi Davutoğlu’nun kimlerle aynı rotada olduğunu göstermektedir. FETÖ’yle mücadele ettiğini iddia eden Ahmet Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı döneminde, Bakanlığa personel alımı amacıyla 2010, 2011, 2012 ve 2013 yıllarında düzenlenen Aday Meslek Memurluğu sınavlarında FETÖ mensuplarınca usulsüzlük yapıldığı da bilinmektedir. Dört yıllık Davutoğlu döneminde 275 kişi bakanlığa personel olarak alınmıştır. Soruşturma ve bilirkişi raporlarına göre bu 275 kişinin 249’u FETÖ mensubudur. FETÖ ile mücadele eden başbakanın onur karnesine bakın. Bu faaliyetlerin neresinde FETÖ ve PKK ile mücadele, neresinde onur, haysiyet ve vatanseverlik vardır?
Türk Kimliğine Düşman, FETÖ’ye Dost
Davutoğlu’nun Akit TV’de iftiralarını ve hezeyanlarını dinlediğimiz gün, yardımcısı Vahdettin İnce’nin Çağlar Cilara’nın YouTube kanalında yaptığı açıklamalar Davutoğlu’nun hangi hayali gerçekleştirmeye çalıştığını göstermektedir. İnce’ye göre, Türkiye’de tek dil, tek din ve tek ulus ‘dayatması’ toplumun ruh sağlığını bozmaktadır. Türklüğe karşı bu derece düşmanlığa PKK’nın siyasetçileri bile cesaret edememektedir. Yine İnce’ye göre FETÖ ile mücadelede “kantarın topuzu” kaçmıştır. İşte Davutoğlu’nun Türkiye’ye vaatleri: 1)PKK’nın cesaret edemediklerini söylemek, 2) FETÖ’ye kol kanat germek.
Doğu Perinçek Bağımsızlığın Sembolüdür
Akit Tv sunucusunun “Doğu Perinçek eleştirisi kolaycılık değil mi” demesi üzerine “Doğu Perinçek’in sembolik değeri çok yüksektir.” diyen Davutoğlu bütün suçlarını Doğu Perinçek’e Amerika merkezlerinden üretilen argümanlarla saldırarak gizleyebileceğini sanmaktadır. Sunucunun “nedir, o değer o zaman açıklayın” sorusuna ise “Onun ne anlama geldiğini herkes bilir.” diyerek demagoji yapmaktadır. Doğu Perinçek’e değer biçmek, Amerika’nın kıymetli adamlarının haddine değildir. Evet, Doğu Perinçek’in sembolik değeri çok yüksektir ve onun ne anlama geldiğini herkes bilir. Doğu Perinçek, ABD’nin gladyo mahkemelerini, FETÖ’nün Silivri zindanlarını yıkmıştır. 15 Temmuz’da darbeye karşı ilk açıklamayı yaparak FETÖ kalkışmasına karşı ordumuzun, polisimizin ve milletimizin harekete geçmesini sağlamıştır. Ermeni soykırımı yalanını bitirerek ülkemize uluslararası alanda başarılar kazandırmıştır. Bütün ömrünü ülkemizin bağımsızlığına ve birliğine adamıştır. Bu yüzden her dönem Davutoğlu gibi Amerikancıların ve FETÖ’cülerin hedefi olmuş, onların düzenlediği tertiplerle ömrünün 15 yılını zindanlarda geçirmiştir. Ancak yolundan bir milim sapmamıştır, saptırılamamıştır. Türk milletinin tam bağımsızlık idealinin sembollerinden biri olmuştur. Ülkemizde Amerikancılığın sembolü olan Davutoğlu’nun iftiraları da bütün bunların kanıtıdır.
Gelecek Partisi Ölü Doğmuş Bir Partidir
Dünya Davutoğlu’nun özlemlerini kurduğu dünya değil. Davutoğlu ve avenesinin bağlandığı program bütün dünyada çökmüş, Türkiye de o tabutun son çivisini çakmaya hazırlanmaktadır. Türkiye içine girdiği vatan savaşı ve üretim devrimi siyasetleriyle yeni kurulan dünyada, Avrasya’da öncü konumunu almaktadır. Davutoğlu’nun partisi Gelecek Partisi ölü doğmuştur. Geçmişin köhne politikalarının temsilcisidir
