TÜRKİYE DÜŞMANLARIYLA BİRLEŞENLER AKP’Yİ YIKAMAZ
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, partinin 1 Kasım seçimlerine ilişkin değerlendirmelerini İstanbul il merkezinde kamuoyuyla paylaştı. İşte o açıklama:
Birkaç ay içinde ne oldu da AKP oyları yüzde 10’a yakın oranda yükseldi?
1 Kasım seçiminin sonuçlarını açıklayan olay, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 24 Temmuzda başlayan Bölücü Teröre karşı harekâtıdır.
AKP, 7 Haziran’dan sonra TSK’nın baskısı üzerine PKK ile işbirliğine son vermiş ve Ordumuzun Bölücü Teröre karşı mücadelede kazandığı büyük başarıların meyvesini toplamıştır.
İkincisi, yine son aylarda yargının Fethullah Terör Örgütüne karşı yürüttüğü soruşturmalar da, AKP’nin Cumhuriyet yıkıcılığı konusundaki günahlarını unutturan bir rol oynamıştır.
Seçimden önce CHP’ye ve Sözcü gazetesi yazarlarına şu uyarıyı yapmıştık: “Bu savaş Vatan Savaşıdır. Bu savaşa ‘Saray Savaşı’ derseniz, vatan savunmasını ve Milliyetçiliği AKP’ye bırakmış olursunuz ve kaybedersiniz.
Bu seçimin en büyük dersi şudur: Türkiye’nin düşmanları ile birleşenler, AKP iktidarını yıkamaz.
CHP ve MHP, AKP iktidarını yıkma iddialarını bütünüyle yitirmişlerdir. Arkamızda büyük bir ders var: CHP ve MHP, Tayyip Erdoğan yönetimine karşı, ABD emperyalizminin planlarına bel bağladılar.
Bilindiği gibi, Washington yönetimi, Türk Ordusunun PKK Terör örgütüne karşı mücadelesini durdurması için çeşitli baskılar yaptı, hatta kanlı tertiplere başvurdu. Seçim öncesi süreçte, Suriye’nin kuzeyinde “Kürt Koridoru” denen alanda Türkiye ile ABD karşı karşıya geldi. Bu kritik ortamda, CHP yönetimi, hem iç cephede hem de dış cephede ABD’nin ve PKK/PYD’nin yanında saf tutarak, vatansever seçmeni AKP’nin yanına itti. Bir yanında PKK, diğer yanında Fethullah Örgütüyle el ele veren CHP, Türkiye’nin düşmanlarıyla birleşerek AKP iktidarının devamına katkıda bulundu. MHP’nin Fethullah Örgütüyle dayanışması da, AKP’nin oy toplamasına yaradı.
Halkımız, Türkiye’nin PKK Terör Örgütüne karşı mücadelesini oylarıyla desteklemiştir. ABD hükümet sözcülerinin PKK/PYD’nin kendi emirlerindeki “Kara Gücü” olduğunu ilan etmeleri, PKK’yı silahlandırmaları ve eğitmeleri, geniş halk kitlelerini uyandırmaktadır. Kürt yurttaşlarımız başta olmak üzere seçmen, PKK’ye sırtını dayadığını söyleyen HDP’ye tavır almaya başlamıştır. PKK/HDP ile el ele veren CHP’nin, “Saray Savaşı yapılıyor” suçlamasıyla Vatan Savaşına karşı yürüttüğü bozguncu faaliyete seçmen itibar etmemiştir. Dahası CHP, Vatan Savaşına karşı çıkarak, yıpranmış olan AKP iktidarına kuvvet kazandırmıştır. CHP, kendi oylarını büyük oranda artırma olanağını, bozgunculuk yaptığı için harcamıştır.
CHP ve HDP/PKK’nın siyasetlerini seslendiren Cumhuriyet, Sözcü ve Özgür Gündem gibi yayın organları, “Bu savaş Tayyip Erdoğan’a oy kazandırmak için yapılıyor” diye kampanya yürüterek, aslında milletin bölücü teröre karşı mücadeleden yana olduğunu saptamışlardır.
Türkiye’de en büyük seçim hilesi, yüzde 10 seçim barajıdır. Bu hile nedeniyle seçmen oyunu gönlündeki partiye veremiyor. Anketlere ve araştırmalara göre barajdan en büyük zararı Vatan Partisi görüyor. Özellikle on yılı aşan mücadele sonucu AİHM’de Ermeni soykırımı yalanına karşı kazandığı uluslararası başarıya rağmen, Vatan Partisi kendisine yönelen oyları alamadı.
BİR: Vatan Partisi, yıllardan beri AKP’nin PKK ile el ele vererek yürüttüğü Açılım’a karşı koydu ve Bölücü Terörün ancak devletin yaptırım gücüyle temizleneceğini savundu. Türkiye, 24 Temmuz’da Vatan Partisi’nin dediği yere gelmiştir. Ordumuz ve Polisimiz, PKK’nın belini kıran başarılar kazanıyor.
İKİ: Vatan Partisi, PKK’nın arkasında ABD emperyalizminin bulunduğunu 1990 Körfez Savaşından bu yana anlatıyor. Bugün Türkiye, Suriye’nin kuzeyinde ABD ile cephe cepheye gelmiş bulunmaktadır.
ÜÇ: Vatan Partisi, Bölücü Teröre karşı komşularımız Suriye, Irak, İran ve Azerbaycan ile işbirliği için Batı Asya Birliği’ni adım adım inşa etmektedir. Bölgemizde bölücü ve yobaz terör örgütlerinin kökünü kazımak için, Suriye başta olmak üzere komşularımızla işbirliği artık zorunludur. Türkiye, bu açıdan da Vatan Partisi programını uygulamak zorundadır.
DÖRT: Vatan Partisi, 1990’lı yılların başından bu yana ABD güdümündeki Fethullah Terör Örgütü’nün devlet içindeki Gladyo örgütlenmesini anlatmaktadır. Nitekim ABD, Türk Ordusuna ve Vatan Partisi’ne karşı Ergenekon-Balyoz tertibini, yargı ve polis içine yuvalanan F Örgütü eliyle uyguladı. Vatan Partisi’nin kararlı mücadelesi sonucunda Tayyip Erdoğan, eski suç ortağını terk etmek zorunda kalmıştır. Türkiye, F örgütü başta olmak üzere ABD denetimindeki cemaatlerin oluşturduğu Cumhuriyet yıkıcısı suç örgütlerinden kurtulmak sorunuyla yüz yüzedir.
BEŞ: AKP’nin borçlanma ekonomisi iflas etmiştir. Türkiye, üretim ekonomisine geçmek zorundadır. Vatan Partisi, Üretim Ekonomisi Programını hazırlamıştır.
Tayyip Erdoğan yönetimine karşı ABD ve İngiliz diplomatlarıyla Boğazdaki köşklerde hükümet planları kurgulayanlar, PKK ve Fethullah Örgütü ile el ele verenler, AKP iktidarını yıkamazlar. Çünkü millet, bölücülerle ve cumhuriyet yıkıcılarıyla işbirliği yapanları desteklemez.
AKP’nin iflas eden borçlanma ekonomisinin patronu olan Kemal Derviş’in Neoliberal ekonomisini savunanlar, AKP Saltanatını yıkamazlar. Çünkü aynı programı savunuyorlar.
AKP Saltanatına son vermek için, öncelikle Vatan Savaşında kararlı ve tutarlı bir konumda olmak gerekir.
AKP Saltanatına son vermek için, derinleşen ekonomik kriz koşullarında Üretim Ekonomisini savunmak gerekir.
Türkiye, Vatan Partisi’nin Birleşen Türkiye ve Üreten Türkiye Programının eşiğine gelmiştir.
Tayyip Erdoğanların, HDP’nin ve CHP’nin planladıkları “Yeni Anayasa” girişimini kesinlikle bozguna uğratacağız. Türkiye, önümüzdeki yıllarda Atatürk rotasına girecektir. Devleti ve toplumu, Atatürk Devrimi temelinde yeniden örgütleyeceğiz.
Milletimizin önünde karanlık yıllar değil, aydınlıklara çıkış mücadelesi bulunuyor. Vatan Partisi’nin zamanı gelmektedir.
Vatan Partisi’nin yükseliş dönemine giriyoruz.
Bütün milletimizin öncülerini Vatan Partisi’nde örgütlenmeye çağırıyoruz.
Vatan Partisi Genel Merkezi
