Vatan Partisi’nin İzmir milletvekili adayları Çağdaş Cengiz ve Cem Dikmen… Gençlik hareketlerine önderlik eden Dikmen ve Cengiz, Türkiye tarihinde unutulmayacak karelerde yer aldı. Silivri barikatları yıkılırken de Amerikan askerinin başına çuval geçirilirken de varlardı
208 genç Vatan Partisi’nden milletvekili adayı oldu. İzmir’de de gençler liste başında. 1. bölge 1. sırada 31 yaşındaki Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Çağdaş Cengiz var. 2. Bölge 1. sıra adayı da 27 yaşındaki TGB Genel Başkanı Cem Dikmen. Dikmen ve Cengiz genç yaşta önemli mücadelelerde en önde yer aldılar… Ergenekon-Balyoz kumpaslarına karşı yapılan eylemlerde, Gezi eylemlerinde, üniversitelerde PKK ile mücadelede, 19 Mayıs’larda, milli bayramların yasaklanmasına karşı verilen mücadelede en önde oldular; Türkiye-Suriye dostluğu çalışmalarına katıldılar; açılıma, Türksüz anayasaya karşı milleti ayağa kaldırdılar, akil adamların canını sıktılar, FETÖ’cüleri tuş ettiler, Soma’da ve Yatağan’da emekçinin sesi oldular… Daha yazamadığımız çok şey var ancak bir olay var ki bütün ezilen ulusların zihnine kazıldı… Onlar Amerikan askerlerinin başına çuval geçiren gençler. İzmir’den ilk sırada adaylar, yetki istiyorlar.
‘İZMİR’İ İYİ BİLİYORUM’
| Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmenliği yorucu bir görev. Şimdi de milletvekilliği adaylığı. Bu tempoyu kaldırabilecek misiniz?
| Çağdaş Cengiz: Televizyonla ilgili sorumluluklarımı geçici olarak devretmiş bulunuyorum. Şimdi seçim çalışmalarına odaklandım ve İzmir’de 24 Haziran’a kadar çok yoğun bir çalışma yürüteceğiz. İzmir’i iyi biliyorum. Bir Egeli olarak sürekli Ege’nin merkezi İzmir’le hayat bağımız sürdü. TGB’den Öncü Gençlik’ten arkadaşlarımla uzun yıllar aynı mücadelenin içerisinde bulundum. O yüzden İzmir’de kendimi evimde gibi hissediyorum.
‘ZEYBEK OYNAMAKTAN MÜTHİŞ HAZ ALIRIM’
| Egeliyim dediniz. Ege’nin sizde nasıl bir yeri var.
| Çağdaş Cengiz: Çocukluğumla ilgili en eski anım zeytin toplamaktır. Benim görevim zeytin çuvallarını eşekle fabrikaya taşımaktı. Gerçi eşek yolu biliyordu ama ben yine de ona eşlik ediyordum. Ot yemekleri, zeytinyağı, Ege mutfağı kesinlikle vazgeçilmezim. Gittiğim her yerde Ege’nin havasını, suyunu, yemeklerini, kültürünü arıyorum. Ege düğünlerine, kır düğünlerine bayılırım. Zeybek oynamaktan müthiş haz alırım. Deniz çocuğuyum diyebilirim. Tabii artık çok fırsat olmuyor ama bulduğum her fırsatta denize girerim, hatta İstanbul’a taşındıktan sonra ilk yaptığım iş Boğaz’a atlamak olmuştu.
SİLİVRİ, 19 MAYIS VE ÇUVAL
| Silivri’de barikatlar yıkıldığında var mıydınız?
| Çağdaş Cengiz: Sadece barikatlar yıkıldığında değil, Amerikan askerlerinin başına çuval geçirilmesinde, Gençliğe Hitabe yasaklandığında 1. Meclis’te o hitabenin okunmasında, milli bayramların yasaklanmasına karşı yapılan bir dizi eylemin içinde olma şansına eriştim. Bu eylemler hayatımızın şekillenmesi, mücadelenin nasıl yürütülmesi gerektiğinin öğrenilmesi açısından çok büyük tecrübe oldu. Vatan Partisi’nin 208 genç milletvekili adayı sınanmış, denenmiş tecrübelerle milletin karşısına çıkıyorlar ve milletten yetki istiyorlar.
| Şu anda hangi kitabı okuyorsunuz? Sinemaya en son ne zaman gittiniz?
| Çağdaş Cengiz: Attila İlhan’ın “Hangi Sol” kitabını okuyorum. Bir arkadaşım armağan etti. Ondan önce Louis Aragon’un Paris Köylüsü kitabını okudum. Sinema için de tiyatro için de mutlaka fırsat yaratıyorum. İki hafta önce sinemaya gittim.
| Neden milletvekili adayı oldunuz?
| Çağdaş Cengiz: Biz kavgada en ön safta mücadele etmeyi şiar edinmiş gençleriz. Bugün savaş seçim sürecinde veriliyor. Partimizin verdiği görevleri yerine getirmek için de cesaretle atılıyoruz
‘Milletvekilliği makam değil görevdir!’
| Neden Vatan Partisi’nden milletvekili adayı oldunuz?
| Cem Dikmen: Türkiye’nin en vicdanlı insanları Vatan Partisi’nde. 100 bin imza sürecinde 85-90 yaşında insanların soğukta, rüzgarda battaniyesine sarınıp 8-10 saat görev yaptıklarına şahit oldum. Bunu bir insana para vererek bile zor yaptırırsınız ama Vatan Partisi üyeleri tamamen vicdanen sorumluluk hissettikleri için bunu yaptı.
Vatan Partisi mensuplarının Türk milletine hizmet etmek dışında hiçbir beklentisi yok. Biz zaten beklentilerle yetişmedik. Ben açıkçası milletvekili adaylığımızı bir görev olarak görüyorum. Bu bir görev, yani öyle bir makama gelmek, yerleşmek değil amacımız.
‘YALNIZ DEĞİLİZ VE UMUTLUYUZ’
| Umut dolusunuz, gençlik de öyle mi?
| Cem Dikmen: Gençlik gelecektir. Ama maalesef bugünün Türkiye’sinde gençlik çok ciddi bir geleceksizlik problemiyle karşı karşıya. Kimse okuduğu bölüm doğrultusunda iş, meslek sahibi olamıyor, olsa bile çok ciddi engellerle karşılaşıyor ve geleceğinden şüphe ederek okulunu bitiriyor. Gençler 20-25 bin lira burs borcu ile hayata başlıyor. Hem işsiz hem borç yükü altında. Gençliğin geleceği yoksa Türkiye’nin de geleceği yoktur. Vatan Partisi bu yüzden genç adaylarla bu seçime girdi. Önceliğimiz gençlere bir gelecek sunmak. Gençler Türkiye’yi yöneten görevlere gelmeli.
Bu yüzden gençliğin siyasi tavrı çok belirleyici. Gençlik örgütlüyse umutlu olur. Açıkçası ben örgütlü olmadan önce ufkumun bu kadar genişleyebileceğini, Türkiye’nin sorunlarını büyük bir resim olarak görebileceğimi düşünemezdim. Kendi problemlerime boğulduğum için önümü göremezdim ama örgütlü olduktan sonra Türkiye’yi bir parça olarak görme, büyük resme bakma olanağına eriştim.
Somurtan bir TGB’li göremezsiniz, hepsi güler yüzlüdür. Hepsi geleceğe umutla bakar. Çünkü yalnız değildir. Bence insanların umutsuz olmasının ana nedeni yalnız olmaları. Kesinlikle, umutsuz değilim. Çünkü sorunları hep birlikte çözme iradesi gösteriyoruz. Bu çok değerli. Bu nedenle yalnız değiliz ve umutluyuz.
‘5 AYDA VEKİL KOLTUĞUNA KOŞUYORLAR’
| Örgütlü olunca farklı mı oluyor?
| Cem Dikmen: İyi Parti’nin gençlik kolları Genel Başkanı İzmir’den yanlış hatırlamıyorsam 5. sırada aday gösterildi, sırasını beğenmeyince önce adaylıktan şimdi de partisinin gençlik kolları başkanlığından istifa etti. Yani 5 aydır bir görev yürütüyor ve hızla milletvekili koltuğuna kavuşmak istiyor. Kavuşamayınca da hemen mücadeleyi bırakıyor. Bizimle onlar arasındaki en önemli fark bu. Biz kariyerist değil fedai bir gençlik kuşağıyız. Onlar kariyerist bir gençlik kuşağı, kendini düşünen, Türkiye’nin sorunlarını çözmeye yönelik programı olmayan, sadece kendi sorunlarını çözmeye yönelik fikirleri olan insanlar.
‘14. SIRADA DA AYNI ŞEVK İLE KOŞARIM’
| Siz 5. sırada gösterilseydiniz istifa eder miydiniz?
| Cem Dikmen: Ben 5. sıra değil İzmir’de 14. sırada da olsam aynı şevkle çalışırdım. Bu bir anlayış meselesi, dünyayı yorumlama meselesi. Dünyayı eğer topyekun insanlıkla beraber ayağa kaldırabileceğiniz inancına sahipseniz kendinizi öne çıkarma zulmünü kendinize yaşatmazsınız ama dünyayı sadece ben ve dünyadakiler olarak görürseniz bencil bir bakış açısıyla bakarsanız. 5. sırayı beğenmezsiniz, 2. sıra olur onu da beğenmeyebilirsiniz ya da milletvekili maaşını beğenmeyebilirsiniz. Bu sefer kırmızı plakaya geçmeyi hedeflersiniz vs.
Milletvekilliği de cumhurbaşkanlığı da bir görevdir. Bir makam, mevki, şan, şöhret olarak kesinlikle görmüyoruz. Eğer milletimiz bize yetki verir ve TBMM’ye gönderirse bu görev bilinciyle orayı değiştireceğiz. Vatan Partisi’nin genç adayları Meclis’e girerse ne PKK ne FETÖ ne de bunların siyasi ayakları orada barınabilir. Bunun için milletimizden yetki istiyoruz.
oncugenclik.org.tr, 11.6.2018